16 Ağustos 2010 Pazartesi

Yeni bir şey yok

Umuda yönelik cümleler kurmak anlamsızca olsa gerek benim için. Hiçbir şey istediğim gibi gitmiyor, sanırım. Doğru tercihler yaptığımdan şüpheliyim, çocuğumun babası gibi. -------- boş ve yavan konuşmakta üstüme yoktur. ------- Beklediğim hayaller kapımı çalmadan geri dönüyor. Bu aralar kendime yeni yeni sorular yöneltsemde bu hayatın anlamsızlığını her ikimizde biliyoruz. Ben şuan burada olmamalıydım, şuan bu yazıyı yazmamalıydım. Şuan bilmem ne idealimi gerçekleştirilirken son nefesimi vermem gerekiyordu. Mücadelelerim için savaşmam gerek. Savaşmayı gözden çıkardıysam, tecavüz edenin merhametine kaldım. "Lütfen hızlı ve acısız olsun."
------------
Aslında bunları yazarken tek bir şeyi düşünüyorum, onu. Her yazımda mevzu bahis kişi: "O" ... Ne adını biliyorum, ne yerini, sadece bir bekleyiş. Onunla başlayacak olan yaşamım için heyecanlıyım, aynı ana rahminden dışarı çıkmayı bekleyen bir bebek gibi, hepimiz içimizden şunu diyoruz: "Ey salak bebek, bilseydin ne tür bir cehenneme geleceğini, ana rahminden çıkarmıydın, şimdi son ver hiç başlamamış o hayatına."
-----------------
Sonu olmayan şeyleri nefretle karşılamak, aptalca ve çaresizce bir yenilgi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

düşüncelerini suratıma vur!